Bundan tam yedi yıl önce 15 Temmuz 2016 gecesinde, FETÖ, milletimizin birliği ve devletimizin bekâsını hedef almıştır. Ancak, FETÖ ve ağababası emperyalistler büyük bir hezimete uğramış, emellerine ulaşamadan hâk ile yeksân olmuştur.
O gece, Rabbimizin yardımı ile necip milletimiz ve devletimiz el ele vermiş, bozguncular karşısında dimdik ayakta durmuştur. Destansı bir direniş sergilemiş, dâhilî ve hâricî hâinlerin emellerini boşa çıkarmıştır. Asil milletimiz, ferâset ve cesâret sahibi devlet büyüklerimizin liderliğinde vatanımızı ve devletimizi canı pahasına müdâfa ve muhâfaza etmiştir. Yüce Allah’a îmanı, Hz. peygamber’e sevdâsı, cennet vatana ve ay yıldızlı al bayrağa sevgisi ve ölürsem şehit, kalırsam gazi olurum inancıyla cesur, onurlu ve haysiyetli bir duruş sergilemiştir. Birlik ve beraberlik şuuruyla bir olmuş, iri olmuş, diri olmuş, kardeşçe omuz omuza vererek şanına yakışır muhteşem bir destan yazmıştır.
Asil Türk Milleti, bu hunhar işgal girişimini öğrenir öğrenmez gözünü kırpmadan ve hiç tereddüt etmeden, sokaklara çıkmış, meydanları doldurmuş, panzerlerin üzerine atlamış, tankların önüne yatmış, ölüm yağdıran bombalara hedef olmuştur. Kimi şehit, kimi gazi olmuş; kimi yetim, kimi dul kalmış; kiminin bağrı, kiminin yüreği yanmış ama istiklâlinden ve istikbâlinden kesinlikle taviz vermemiştir. Tam iki yüz elli iki evladını şehit vermiş, vatanımızın ve milletimizin bölünmez bütünlüğüne asla hâlel getirtmemiştir.
Nitekim, birlik ve beraberlik içerisinde olan, dînî ve millî değerlerine sahip çıkan; hak, hukuk, adâlet ve hakkâniyet üzere yaşayan; sevgi, saygı, hoşgörü ve merhamet duygularıyla kardeşçe bir hayat süren milletler ancak, her türlü iç ve dış saldırılara karşı güçlü bir mukavemet gösterebilirler. Onları hezimete uğratarak bertaraf edebilirler.
Devletimizin ve milletimizin FETÖ gibi terör ve din istismarcısı yapıların tuzaklarına bir daha düşmemesi için, birliğimizi ve beraberliğimizi korumalıyız. Yüce dinimizi sahih kaynaklardan, ehil ve güvenilir kişilerden öğrenmeliyiz. Kitabımız Kur’an-ı Kerim’i ve Sevgili Peygamberimizin (a.s) sünnetini doğru anlayıp hayatımıza aktarmalıyız. Ailemizde, insanî ilişkilerimizde, ticaretimizde, işimizde, hâsılı hayatımızın her alanında güveni ve samimiyeti esas almalıyız. Ülkemizi, devletimizi ve milletimizi fitne ve fesada sürüklemek isteyenlere karşı her dâim yekvücut ve tek yürek olmalıyız. Geleceğimizin teminâtı olan çocuklarımızı ve yeni nesillerimizi ailesine, çevresine, vatanına, milletine ve tüm insanlığa faydalı kişiler olarak yetiştirmeliyiz. Onları asla ihmâl etmemeliyiz.
Vaizler Eğitim ve Kültür Derneği Yönetim Kurulu olarak, geçmişten günümüze, muazzez değerlerimiz uğruna canlarını fedâ eden tüm şehitlerimize ve ahirete irtihâl eden gazilerimize Yüce Allah’tan rahmet diliyoruz. Hâin darbe girişiminin yedinci yılında, tüm ihânet şebekelerini bir kez daha lânetliyor, aziz milletimize saygılarımızı sunuyoruz!.. 15.07.2023
Ömer Faruk SERDAROĞLU
Ankara Başvaizi
Vaiz-Der Genel Başkanı
(Yönetim Kurulu Adına)