CAMİLER VE DİN GÖREVLİLERİ HAFTASI

Yeryüzünde ilk defa taş üstüne taş konularak bina edilen Kâbe-i Muzzama’nın şubeleri hükmündeki camiler, İslâm’ın sembolü, şehadetin nidâsı, tevhidin sedâsı ve vahdetin nişanıdır. Camiler Müslümanların, kutsal mekânları, namusları, onurları, haysiyetleri ve şerefleridir. İslâm beldelerinin aidiyet vesikaları ve tapu senetleridir. Günde beş defa minarelerden yükselen ezan sesleri, hem Kelime-i Şehadetin, hem istiklâlimizin nişânesidir. Nitekim Millî Şairimiz Mehmet Akif’te İstiklal Marşımızda:

Ruhumun senden İlâhî, şudur ancak emeli:

Değmesin ma’bedimin göğsüne nâmahrem eli!

Bu ezanlar, ki şehadetleri dînin temeli,

Ebedî, yurdumun üstünde benim inlemeli.

derken, bütün dünyaya bu anlayış ve şuuru haykırıyordu…

Camiler, bizleri manevî huzura kavuşturan, hayatımızın günlük telaşı içinde kendimizi dinleyebildiğimiz, hayatımızın merkezindeki mübarek mekânlardır. Allah’ın kelâmıyla tanıştığımız, peygamber varisleri âlimler ile buluştuğumuz, İslamî-Nebevî terbiyeye kavuştuğumuz, âdâb, erkân ve vefâyı kuşandığımız ilim ve irfan yuvalarıdır. Ahlâk ve iffet sahibi, bilime ve insanlığa hizmet eden müstesnâ bir neslin yetişmesini sağlayan, toplumda huzur ve güveni oluşturan hikmet merkezleridir. Camiler kapıları ırk, cins, mezhep, meşrep, makam ve mevki ayrımı olmadan herkese, her daim sonuna kadar açık olan mümtâz müesseselerdir. Rütbe ve makamın anlamını ortadan kaldırıp herkesi aynı safta yan yana getiren ibadet yerleridir. Millî, manevî, tarihî ve kültürel değerlerin, aile ve vatan sevgisinin, birlik ve beraberlik şuurunun, dostluk ve kardeşlik anlayışının, paylaşma, dayanışma, anlaşma ve barışma bilincinin kazanıldığı müstesnâ eğitim ve öğretim merkezleridir. Bu vesîleyle, başta Kâbe-i Muazzama, Ravza-i Mutahhara, Haremeyn-i Şerifeyn, Mescid-i Aksâ’ ve 86 yıllık mahzûniyet ve mahrûmiyetten kurtulan Ayasofya-i Kebîr Camii Şerîfi olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki tüm camilerimizi gönülden selâmlıyoruz.

Camilerimizde vaaz eden vaizlerimiz, namaz kıldıran imamlarımız ve ezan okuyan müezzinlerimiz başta olmak üzere bütün din görevlilerimiz; yüce dinimizin en doğru bir şekilde öğrenilmesi, anlaşılması, yaşanılması, yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması yönünde ulvî bir görev yürütmektedirler. Ülkemizin dört bir köşesinde hizmet veren vefakâr, fedakâr ve cefakâr vaizlerimiz, bilgi ve birikimleri ile dinî konularda halkımızı aydınlatmakta, uzlaştırıcı ve bütünleştirici görev anlayışıyla sosyal meselelere çözüm bulmaya çalışmaktadırlar.  İmam-Hatip ve müezzinlerimiz güzel ses ve sedâları ile camilerimizi şenlendirmektedirler. Velhasıl, tüm görevlilerimiz atanmış olmalarının yanında, “adanmışlık” anlayışı ve şuuruyla çalışmakta ve gecelerini gündüzlerine katmaktadırlar.

Bu vesîleyle, Vaizler Eğitim ve Kültür Derneği olarak, 2022 yılı “Camiler ve Din Görevlileri Haftasını” can-ı gönülden kutluyor, tüm din görevlilerimize hayırlı vazifeler diliyor, ahirete intikâl ve irtihâl eylemiş olanlara rahmet diliyoruz. Bu mühim haftanın, camilerimiz, din görevlilerimiz, ülkemiz, milletimiz ve tüm âlemi İslâm için hayırlara vesîle olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyor, saygılarımızı sunuyoruz. 01.10.2022

Ömer Faruk SERDAROĞLU
Ankara Başvaizi
Vaiz-Der Genel Başkanı