ZAFERLER AYI AĞUSTOS
İslâm’a gönül vermiş Aziz Milletimiz, Asırlar boyu Yüce Allah’ın, “Ey İman edenler! Eğer siz Allah’ın dinine yardım ederseniz, Allah ta size yardım eder ve ayaklarınızı sabit kılar” emrini kendisine şiar, Sevgili Peygamberimizin (a.s) “Ellerinizle, dillerinizle ve mallarınızla cihad edin” emrini düstur edinmiştir. Asırlar boyu î’lâ-yı kelimetullah uğruna fedâyı can etmiştir. Her dâim hak, hukuk, adâlet, hakikât, hakkaniyet ve huzuru yeryüzüne hâkim kılmaya çalışmıştır. Sürekli zalimlerin hasmı, mazlumların umudu ve kimsesizlerin kimsesi olmuştur. Cenâb-ı Hakk’ın yardım ve inâyeti de daima aziz milletimizle beraber olmuştur.
Yüce Allah’ın, Aziz Milletimize lütfettiği nusret ve inâyetin müstesnâ örneklerinden biri 26 Ağustos 1071 de tarih sayfalarına altın harflerle yazılan ve Anadolu’nun ebedi Türk Yurdu olmasını sağlayan Büyük Malazgirt Destanıdır. Diğeri en güçlü donanmalarıyla vatanımızı işgâl etmek isteyen, Türk ve İslam düşmanlarını perişan eden Çanakkale Zaferidir. Bir diğeri tüm imkânsızlıklara rağmen hayâsızca gelen akınlara “Dur!” dediğimiz Milli Mücadele, özellikle 30 Ağustos 1922 tarihli Büyük Taarruzdur ve daha nice nice şanlı zaferlerimizdir.
Unutulmamalıdır ki, bütün bu zaferler Necip Milletimizin asla esir alınamayacağının, vatanımızın asla işgal edilemeyeceğinin, bayrağımızın asla göklerden indirilemeyeceğinin ve Ezânımızın asla susturulamayacağının kat’î delilleri ve ilânlarıdır.
O halde gururla andığımız şanlı tarihimizden gerekli dersleri çıkarmalıyız. Bu bağlamda, birlik ve beraberlik ruhumuzu pekiştirilmeliyiz. Her daim el ele, omuz omuza, gönül gönüle olmalıyız. Kardeşlik ahlâkı kuşanmalı, vatan topraklarını asırlardır Türk-İslâm Diyarı yapan fetih ruhunu diri tutmalıyız. Fitne ve fesat tohumları ekmek isteyenlere fırsat vermemeliyiz. İstiklâl Marşımızda,
“Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?
Şühedâ fışkıracak, toprağı sıksan şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hüdâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.”
İfadeleri ile anlatılan bu asil ruha uygun, vatan, millet ve bayrak sevgisiyle dolu, gerektiğinde bu değerler uğruna gözünü kırpmadan şehâdete koşacak imânlı nesiller yetiştirmeliyiz.
Bu vesileyle Bedir’den Malazgirt’e; Çanakkale’den 30 Ağustos Zaferine; 15 Temmuz’dan günümüze kadar î’lây-i kelimetullah için üzerinde özgürce yaşayabileceğimiz bu cennet vatan uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizi, ahirete irtihal eden kahraman gazilerimizi ve devlet büyüklerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyor, kendilerine Yüce Allah’tan rahmet ve mağfiret diliyoruz. Bu arada Gazze’de, Filistin’de, Doğu Türkistan’da ve dünyanın dört bir yanında vahşice zulüm, işkence, katliam ve soykırıma tabi tutulan kardeşlerimizden şehadet şerbetini içenlere Cenab-ı Allah’tan rahmet, mağfiret; mücadele ve mücahede etmekte olanlara da güç, kuvvet ve nusret niyaz ediyoruz. 30.08.2024
Ömer Faruk Serdaroğlu
Vaiz-Der Genel Başkanı
(Yönetim Kurulu Adına)