Bugün, bir Kurban Bayramı’nı daha idrak etmenin mutluluğunu yaşıyoruz elhamdülillah! Kurbanlarımızla, Rabbimize kulluğumuzu ve itaatimizi bir kez daha izhâr etmenin huzurunu yaşıyoruz. Bizleri bu mübârek kurban bayramına kavuşturan Cenâb-ı Allah’a (c.c.) sonsuz hamd-ü senâlar, Peygamber Efendimize (sav) sonsuz salât-ü selâmlar olsun!
Bu dünya hayatını, ülfet, muhabbet, sekînet, huzur ve mutluluğa dönüştüren bayramlar, aynı zamanda paylaşma ve yardımlaşma ile sevgi ve muhabbet bağlarını da güçlendiren günlerdir. Birbirimizi hatırlama, kardeşlik ahdimizi yenileme, birlik ve beraberliğimizi pekiştirme için büyük fırsat günleridir. Tövbe ve dualarımızın kabulü, cürüm ve günahlarımızın affı için imkân günleridir. İzzet, ikram, infak, şefkat ve merhametin bütün canlıları kuşattığı, sevgi, saygı ve helâlleşmenin zirveye ulaştığı müstesnâ vakitlerdir.
Hz. Âdem’den (a.s) itibaren her ümmete emredilen kurban ise, tevhîdin sembolü ve Dîni Mübîn-i İslam’ın şiarıdır. Yüce Allah’a (c.c) teslimiyetin, itaatin, sadâkatin, samimiyetin, vefânın ve kurbiyyetin nişanesidir. Cenab-ı Allah’ın (c.c) rızasına nail olma gayretidir. Mü’minlere, sahip oldukları nimetleri, inandıkları değerler uğruna tereddütsüz fedâ edebilme şuur ve iradesi kazandıran muazzam bir ibadettir. Kurban Bayramı da, neşenin, mutluluğun, kıvancın, huzurun ve kardeşliğin bayramıdır. Zihinleri kötü düşüncelerden arındırmanın, gönülleri manevî kirlerden temizlemenin, sabır ve şükrü kuşanmanın, yaratılışın hikmet ve gayesi istikametinde güzel bir hayat sürmeye azmetmenin bayramıdır. Kurban Bayramı, millî ve manevî değerlerimize sahip çıkmanın, öksüzlere, yetimlere ve çaresizlere çare olmanın, fakir ve fukarâyı, garib ve gurabâyı, masum ve mazlumları sevindirmenin bayramıdır. Bu bayram, kimsesizlerin kimsesi olmanın, “Yaratılanı yaratandan ötürü hoş görerek” gönülleri fethetmenin bayramıdır.
Mamafih, Kur’an-ı Kerim’in, “De ki, benim namazım, (her türlü) ibadetim (kurbanım), hayatım ve ölümüm, hepsi âlemlerin Rabbi olan Allah içindir.” (En’am, 162) ayetinin muktezasınca amel etmeye ve “Onların (kurbanların) ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşır! O’na ulaşacak olan, ancak sizin takvanızdır…” (Hac, 37) ayetindeki mesajı aklen, fikren, zihnen, kalben ve ruhen iliklerimize kadar hissederek kurbanlarımızı kesmeliyiz. Ayrıca, dünyanın dört bir yanında zulme uğrayan din kardeşlerimiz için çok dua etmeli, onların yaralarını maddî ve manevî olarak daha yoğun bir şekilde sarmaya çalışmalıyız.
Bu vesileyle, Vaizler Eğitim ve Kültür Derneği Yönetim Kurulu (Vaizder) olarak, siz değerli üyelerimizin, aziz milletimizin, yurt dışındaki vatandaşlarımızın, gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimizin ve tüm âlemi İslâm’ın Kurban Bayramını en kalbî duygularımızla tebrik ediyor, bu bayramın ülkemiz, milletimiz ve bütün insanlık için hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan (c.c.) niyaz ediyoruz. Saygılarımızla! 09.07.2022
Ömer Faruk SERDAROĞLU
Ankara Başvaizi
Vaiz-Der Genel Başkanı
(Yönetim Kurulu Adına)