Müslümanlar olarak bu akşam Mübarek Mevlid Kandilini idrak edeceğiz. Bizleri bu mübarek geceye kavuşturan Cenab-ı Allah’a sonsuz hamd-ü senâ olsun! Mevlidi ile müşerref olduğumuz Peygamber Efendimize sonsuz salât-ü selâm olsun!
Dönem, “Cahiliye Dönemi”ydi. Yeryüzünde haksızlık ve adaletsizlik hâkimdi. Zulüm, hayatın tamamını esir almıştı. Rahmet, merhamet ve erdem kaybolmuş, güçlü zayıfı eziyordu. Bütün insanlık cehalet girdabında yolunu ve yönünü kaybetmiş, zifiri karanlık bir hayat yaşıyordu. Peygamber Efendimiz (a.s), işte böyle bir dönemde dünyayı şereflendirdi.
Sevgili Peygamberimiz (a.s), dünyaya teşrifleriyle, cahiliye çağı denilen o karanlık çağ, Asr-ı Saadete dönüştü. Şahsî, içtimaî ve evrensel boyutta varlık âlemi gâye, bilgi ve değer ekseninde tarihin en büyük dönüşümünü yaşadı. İnsanlık ilmin, adaletin, merhametin ve şefkatin aydınlığında hakikate ve hidayete erişti. Onur ve izzetle tanıştı. O karanlık cahiliye girdabında özünü ve değerlerini yitiren insanlık, O’nunla kardeşlik, iyilik, hak, adalet ve güzel ahlakla buluştu.
Hiç şüphesiz, Sevgili Peygamberimiz (a.s), âlemlere rahmettir. Zîra Cenâb-ı Allah (c.c); “Biz seni âlemlere ancak rahmet olarak gönderdik” (Enbiya, 21/107) buyurmaktadır. Sevgili Peygamberimiz (a.s), Allah’ın insanlığa büyük bir lütfu ve nimetidir. Zîra Yüce Allah (c.c); “İçlerinden, kendilerine Allah’ın ayetlerini okuyan, kendilerini temizleyen, kendilerine kitap ve hikmeti öğreten bir peygamber göndermekle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur. Hâlbuki onlar önceleri apaçık bir sapıklık içindeydiler.” (Âl-i İmran, 3/164) buyurmaktadır. O (a.s), hakkın ve hakikâtin şahidi, hak yolunun delilidir. Allah’a kulluk bilinciyle, iyilik ve ibadet üzere bir hayat yaşayanların rehberi ve müjdecisidir. Allah’ın dininden ve Resulünün yolundan sapanlara karşı Allah’ı, mahşeri, hasap gününü ve azabı hatırlatan bir uyarıcıdır. İnsanlığı, âlemlerin Rabbine, iyiliğe, adalete ve merhamete davet eden bir davetçi ve getirdiği ilahi mesajla yeryüzünü aydınlatan nurlu bir kandildir. Zira Cenab-ı Hak; “Ey Peygamber Biz seni bir şahit, bir müjdeleyici, bir uyarıcı, Allah’ın izniyle kendi yoluna çağıran bir davetçi ve aydınlatıcı bir kandil olarak gönderdik.” (Ahzab, 33/45-46) buyurmaktadır.
Peygamber Efendimize (a.s), ümmet olmanın onurunu taşıyan biz müminler, bugün dünyayı, İslam’ın merhamet, adalet, hak, hakikat ve güzel ahlâk ilkeleriyle tanıştırmak için daha fazla çalışmalıyız. Mevlîd-i Nebi’yi, geçmişimiz, hazırımız ve istikbalimiz için bir tefekkür vesilesi kılmalıyız. Yüce Rabbimize, Sevgili Peygamberimize (a.s), kendimize, ailemize, çevremize ve tüm varlıklara karşı sorumluluklarımız ekseninde hayatımızın yeniden muhasebesini yapmalıyız. Sevgili Peygamberimizin (a.s), Sünneti çerçevesinde söz ve davranışlarımızı tekrar gözden geçirmeliyiz. Bu Mübarek Mevlid Kandilini hata ve günahlarımızdan arınma bilinciyle idrak ve ihya etmeye çalışmalıyız. Ömrümüzün kalan kısmını da Allah’a layık kul, Habib-i Zişan Efendimize layık ümmet olarak geçirmeye çalışmalıyız.
Bu vesîleyle, Vaizler Eğitim ve Kültür Derneği Yönetim Kurulu olarak ülkemizin, Aziz Milletimizin, gönül coğrafyamızın ve tüm İslâm âleminin bu akşam idrâk edeceğimiz Mevlîd-i Nebî gecesini tebrik ediyor, bu mübârek gecenin hayırlara vesile olmasını Cenâb-ı Allah’tan (c.c) niyâz ediyoruz. 26.09.2023
Ömer Faruk SERDAROĞLU
Ankara Başvaizi
Vaiz-Der Genel Başkanı
(Yönetim Kurulu Adına)