MÎRÂC GECESİ MESAJI
Bugün neşeliyiz ve mutluyuz elhamdülilâh. Zirâ bugün rahmet, mağfiret ve bereketin sağnak sağnak yağdığı gecelerden biri olan mübârek İsrâ ve Mîrâc kandilini idrâk edeceğiz inşaallah.
Evet, bugün sevinçliyiz ve kıvançlıyız. Çünkü bu gece Yüce Allah’ın Peygamber Efendimizi ruhen ve bedenen Mekke’deki Mescid-i Haram’dan, Kudüs’teki Mescid-i Aksâ’ya, oradan da göklere ve daha da ötelere, Sidretü’l Müntehâ’ya yükselttiği ve kendisine birtakım manevi hediye ve ikramlarda bulunduğu İsrâ ve Mîrâc gecesini ihya edeceğiz. Bu vesîleyle bizi bu mübarek geceye kavuşturan Rabbimize sonsuz hamd-ü senâ ediyoruz.
İsrâ ve Mîrâc, Sevgili Peygamberimizin mübarek şahsında insanlığın önüne açılan muhteşem bir ufuktur. Allah’ın varlığına, birliğine, rahmetine, mağfiretine, azametine ve nihâyetsiz kudretine delâlet eden mümtaz bir ispattır. Varlık âleminin özüne yapılan muazzam bir seyri sülûktur. İsrâ ve Mîrâc, her türlü eziyet, sıkıntı, meşakkât, zorluk ve zulüm karşısında îmanını koruyan, ibadetlerine devam eden, güzel ahlâk üzere sebat gösteren salih, müttakî ve muhlis mü’min kulların önüne açılan bir hakîkât ve yükseliş ufkudur.
Mîrâc mucizesinin hediyeleri vardır. Bunlardan birisi namazdır. Bir günde kıldığımız beş vakit namaz, ruhumuzu daraltan süflî arzulardan arınarak ulvî duygulara yükselmemizin yegâne yoludur. “Dinin Direği” ve “Mü’minin Mi’racı” olan Namaz, fiziki âlemin sınırlarını aşarak Allah’ın (c.c.) sonsuz rahmet ve mağfiretine ulaşmaktır. Mîrâc’ın diğer hediyeleri de, Bakara suresinin son iki ayeti ve şirke girmemiş mü’min kulların günâhlarına nasuh bir tövbe ile tövbe etmeleri halinde affedilerek ve günâhlardan arınarak cennete girecekleri müjdesidir.
Bugün ne üzücüdür ki İsrâ ve Mîrâc’ın Mâbedi ve Müslümanların ilk kıblesi olan mübârek Mescid-i Aksâ başta olmak üzere, Kudüs ve tüm Filistin beldeleri işgâl altındadır. Zulüm altındadır. Orada mağsum ve mazlum bebekler, çocuklar, yaşlılar, kadınlar ve hastalar dünyanın gözü önünde vahşice ve acımasızca katledilmekte ve soykırıma uğramaktadır.
O halde bu mübârek gün ve gecelerde çok dua etmeliyiz. Milletimizin birlik, dirlik, huzur ve mutluluğu için, nesillerimizin hayır ve selâmeti için niyâzda bulunmalıyız. Ordularımızın, tüm güvenlik güçlerimizin muhafazası ve muzafferiyeti için yalvarmalıyız. Filistin, Gazze ve Doğu Türkistan başta olmak üzere dünyanın muhtelif yerlerinde zulüm ve işkence gören din kardeşlerimizin selâmeti için dua etmeliyiz. Asırlar boyu verdiğimiz tüm şehidlerimiz için rahmet ve mağfiret dilemeliyiz. Müslümanlar olarak yaşamakta olduğumuz afet, musibet ve sıkıntıların sona ermesi için yakarmalıyız. Mîrâc’ın, zihinlerimize berrâklık, kalplerimize ferahlık, bedenlerimize sağlık, hanelerimize bereket ve hayatımıza rahatlık getirmesi için yalvarmalıyız. Yüce Rabbimizden bu Mîrâc’ın hayırlara vesîle olmasını dilemeliyiz.
Bu vesileyle Değerli Üyelerimizin, Azîz Milletimizin, Âlemi İslâm’ın ve gönül coğrafyamızda yaşayan tüm din kardeşlerimizin Mîrâc Kandilini en kalbî duygularımla tebrik ediyor, bu gecenin hayırlara vesîle olmasını Cenâb-ı Allah’tan niyâz ediyorum.
26.01.2025
Ömer Faruk Serdaroğlu
Vaiz-Der Genel Başkanı
(Yönetim Kurulu Adına)