REGAİB GECESİ MESAJI
Yüce Allah’ın inayetiyle bu gece yeni bir rahmet, mağfiret ve bereket mevsimine daha ulaşmış bulunmaktayız. Bu gece Sevgili Peygamberimizin “Allahım Recep ve Şaban Aylarını bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a kavuştur.” niyazıyla farklı bir anlam kazanan Recep, Şaban ve Ramazan aylarından oluşan üç aylara kavuşmuş bulunmaktayız. Bizleri bir kez daha Regaib Gecesi’ne ve üç aylara kavuşturan Yüce Allah’a sonsuz hamd-ü senalar olsun.
Maalesef bu sene mübarek üç aylara gönüllerimiz yaralı, kalplerimiz hüzünlü olarak giriyoruz. Zira bu sene insanlık onurunun, hukukunun ve ahlaki değerlerin hiçe sayıldığı, hayatı yaşanmaz hale getiren kötülüklerin sıradanlaştığı, her türlü şiddetin yaygınlaştığı, zalimlerin ve zulümlerin daha da çoğaldığı kederli bir döneme şahitlik ediyoruz. Çevresinin mübarek kılındığı Kur’an-ı Kerim’de beyan edilen Mescid-i Aksa’nın kan ağladığı, masum ve mazlum insanların toplluca katledildiği, kendini dünyanın efendisi gören sapkın bir zihniyetin, haksız, hukuksuz ve insafsız saldırılarla Filistinli, Gazzeli kardeşlerimizi topyekûn katliam ve soykırıma maruz bıraktığı bir dönemi yaşıyoruz.
Şüphesiz ki, bütün karanlıkları aydınlığa çevirecek ve bütün acıları dindirecek olan yegane güç, kainatın Maliki Yüce Allah’tır. O halde, kendisine rağbet edilen bu mübârek Regâib gecesini ve üç ayları birer fırsat bilelim ve bu gece ve aylarda, özellikle Filistin, Gazze ve Doğu Türkistan’daki kardeşlerimiz başta olmak üzere yeryüzündeki tüm masum, mahzun ve mazlum gönüller için ellerimizi açalım. İnsanlığın huzurunu tehdit eden her türlü şiddet, terör, haksızlık ve zulmün son bulması için samimiyetle Yüce Allah’a niyazda bulunalım. Sınırlarımızın içinde veya dışında vatanımız, milletimiz, devletimiz için mücadele veren kahraman askerlerimiz, polislerimiz ve tüm güvenlik güçlerimiz için dua edelim. Bu kutlu vakitler hürmetine tüm şehit ve şühedamıza rahmet dileyelim. Vahşet ve şiddeti besleyen, hayatı çekilmez hale getiren, saygı, sevgi ve kardeşlik duygularını zayıflatan tüm tutum ve davranışları terkedelim. Hayırlı işlerimizi artırıp, bizi biz yapan millî ve manevî değerlerimize sarılarak gönül dünyamızı ve sosyal hayatımızı yeniden inşâ edelim. Adâlet ve hesap verme gününde mahcup olmayacağımız bir ömür yaşama gayretimizi artıralım.
Müminler için elbette bütün vakitler kıymetlidir ve Allah’a kullukla geçirilmelidir. Lakin Kandiller ve üç aylar gibi mübarek gün ve gecelerin kıymeti de bir başkadır. Bunlar yaratılış gayemizin idrakiyle, yaratan ve yaratılanlarla münâsebetlerimizi gözden geçirebilmemiz için daha büyük bir öneme haizdir. Zira bu mevsimler ihmâl ettiğimiz dünya hayatımızın muhasebesini yapabilmemiz için bahşedilmiş müstesnâ mevsimlerdir. Yüce Rabbimizin sonsuz af ve mağfiretine sığınmak, hata ve günâhlarımızdan arınmak, gönüllerimizi ferahlatmak, nefis muhasebesi yapmak, öze dönmek, manevî diriliş ve ahlâkî yükselişe mazhar olmak için lutfedilmiş muazzam nimetlerdir.
Mamâfih, “rağbet edilen, talep edilen, istenilen ve arzu edilen” anlamlarına gelen Regaib, Yüce Allah’ın, rahmet, mağfiret ve nimetlerinin diğer vakitlere göre daha fazla tecellî ettiği mübarek bir gecenin adıdır. “Kendisine rağbet edilen” bereketli bir gecenin adıdır.
Vaizler Eğitim ve Kültür Derneği Yönetim Kurulu olarak, değerli üyelerimizin, Aziz Milletimizin ve tüm İslam âleminin Regaib Kandilini tebrik ediyor, bu mübarek gecenin birlik ve beraberliğimize, insanlığın huzur ve mutluluğuna vesîle olmasını yüce Allah’tan niyâz ediyoruz. 11.01.2024
Ömer Faruk SERDAROĞLU
Ankara Başvaizi
Vaiz-Der Genel Başkanı
(Yönetim Kurulu Adına)